Karagöz, Berkan. Balıkesir Yöresi Erkek Oyunları, Balıkesir Bülteni Dergisi, Ocak-Şubat 2017, s. 60-61-62.
Bu yazı Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Ocak-Şubat 2017 Bülteninde yayınlanmıştır.
Halk oyunları; bir kentin tarihi gibi o kentin kimliğini oluşturan temel öğelerinden birisidir. Diğer bir ifadeyle, bir kentin halk oyunları kültürü, o kentin tarihsel geçmişi kadar önemli ve üzerinde önemle durulması gereken alanların başında gelir. Dahası, Balıkesir’in etnoğrafik kimliğinin ve coğrafi özelliklerinin bir yansıması olan yöresel oyun kültürü, başka yörelerle karşılaştırıldığında oldukça zengin ve orijinaldir[1].
Oğuz Kaplan, Balıkesir Yöresi Halk Oyunları ve Çalgıları, Önce Körfez Gazetesi, 13 Şubat 2015, s. 5.
Erkek oyunlarında, özellikle ova oyunlarında ve ilin doğusundaki dağlık ilçelerde oynanan oyunlarda görülen diğer yörelere benzemeyen orijinal özellikler, “Balıkesir Yöresi” halk oyunları kültürünü daha da önemli kılıyor. Balıkesir ili sınırları içerisinde oynanan erkek oyunları; halk oyunları türleri bakımından “zeybek” türüne girmektedir. Ancak Balıkesir coğrafyasında zeybeğin farklı türlerine rast geliyoruz. Bu durum Balıkesir Yöresi erkek halk oyunlarındaki zenginliği göstermektedir. Bu bağlamda, Balıkesir Yöresi erkek oyunlarını coğrafi olarak şu şekilde inceleyebiliriz.
a-) Edremit Körfezi ve Çevresinde Oyunlar:
Edremit ve Havran ile Burhaniye, Gömeç ve Ayvalık’ın dağlık kesimlerinde “zeybek” karakterli oyunlara rastlanmaktadır[2].
İvrindi ve Savaştepe’nin güney kesimlerinde de ağır zeybek karakterli oyunlara rastlanır.
Bu bölgede; sahil kesimlerinde oyun kültürü çok önceden beri unutulmuştur ancak dağlık arazide oyun kültürü halen canlıdır. Buralarda Kazdağı ve Kozak yaylası etkili bir folklorik kültür bölgesi doğmuştur. Söz konusu zeybek oyun kültürünü oluşturanlar, bölgede yaşayan Manavlar, Tahtacılar ve Yörüklerdir. Alay Havası, Edremit Güvendesi (Zeybeği), Sebai Güvende, Tek Hava, Tabancalı, Eski Kozak Zeybeği, İsmailli, Koca Arap, Çakır Ayşe, Yandım Ayşe Zeybeği, Bağyüzünün Çamları, Harmandalı buralarda başlıca tespit edilen Balıkesir oyunlarıdır. Oyunlardaki hareketler ile figürler oldukça keskin, ezgiler ise ağdalıdır.
Bölgede tespit edilmiş zeybek giyimi ise, fes, boyun dolağı, mintan, delme, sallama, zeybek donu, kuşak, kolan, kütüklük, yağlık, tozluk, yün çorap ve tulumbacı ayakkabısından oluşur[3].
T.C. Balıkesir Valiliği, Balıkesir Yöresel Halk Oyunları Şenliği, 2010.
Bölgede oyun çalgısı olarak açık oyun alanlarında klarnet ve davul kullanılır[4].
Oğuz Kaplan, 13 Şubat 2015, s. 5.
b-) Ova Oyunları:
Merkez’in tamamı (Karesi ve Altıeylül ilçeleri) ile İvrindi, Balya, Bigadiç ve Kepsut’un ovalık kesimlerinde daha çok güvende tarzı ve bengi tarzı oyunlara rastlanmaktadır. Burası; Balıkesir ovasından beslenen folklorik bir kültür çevresidir. Oyunlar Manav kültürü menşeilidir. Manav tabiri, Balıkesir bölgesine 17. yüzyıl öncesinde bir şekilde yerleşik hayata kendi isteğiyle geçen Türkmen boylarını ifade etmede kullanılan etnoğrafik bir tanımdır[5].
Aydın Ayhan, Balıkesir’in Kimliği-1, Balıkesir Belediyesi Yayınları, 2011, s. 29-30.
166 Numaralı ve 1530 tarihli Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri’ne göre, Balıkesir Ova kültür çevresindeki köylerin çok büyük bir çoğunluğu 1530 yılı öncesinde kurulu haldedir[6].
166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri, (937/1530), Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın No: 27, 1995, s. 118-124 ve 188.
Pamukçu Bengisi, Toplu Güvende, İkili Güvende, Ağır Hava, Doğru Hava, Sarhoş Havası, Kemeraltı, Koca Hava, Balya Ağır Hava Zeybeği, Doğanlar Zeybeği, Kocabaş Zeybeği, Harmandalı, Karşılama, Balya Bengisi buralarda tespit edilen başlıca Balıkesir oyunlarıdır. Oyunların icrasında klarnet, davul, trompet ve trampet (son zamanlarda darbuka) kullanılır.
Manav erkek giyimi; dal fes, poşu, oyalı yazma, ak göynek, zıbın (delme), kartal kanadı, kuşak, kolan, peşkir, potur, tozluk, tozluk bağcığı, çorap ve tulumbacı ayakkabısından oluşur[7].
Yener Altuntaş, Yüksel Şahin ve Mücella Kahveci, Balıkesir İli Halk Oyunları Kıyafetleri Teknik Çizimleri, Ankara: T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Yayın No: 2416, 2000, s. 17 vd.
Balıkesir’in Pamukçu Kasabasında oynanan Pamukçu Karşılaması, İkili Güvende, Toplu Güvende ve Pamukçu Bengisi oyunları Balıkesir’in en meşhur zeybek oyunlarıdır. Bu oyunlar Valilik çalışmasıyla (bu oyunların, tavırlarının, hareketlerinin ve giysilerinin deformasyona maruz kalmaması için) “Balıkesir’in Somut Olmayan Kültürel Mirası” kapsamına alınmıştır[8].
Balıkesir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Balıkesir Kültür ve Turizm Dergisi, Sayı: 3, Aralık 2014, s. 16.
Ulusal envantere kaydedilmesine yönelik çalışmalar ise devam etmektedir. Ova bölgesinde yapılan araştırmalara göre, Bengi ve Karşılama oyununun temel adımının çok eskilere gittiği tahmin edilmektedir. Bu oyunlar 1930’lu yıllarda Atatürk’ün Balıkesir’e ziyaretleri sırasında Meşhur Pamukçu Bengi Ekibi tarafından oynanmış; oyunlar Atatürk’ün dikkatini çekmiştir[9].
Hayrettin İvgin, Atatürk’ün Sevdiği Bir Halk Oyunu: Balıkesir Pamukçu Bengisi, I. Uluslararası Atatürk ve Türk Halk Kültürü Sempozyumu Bildirileri (6-7 Ekim 2000), Ankara: T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Yayın No: 2653, 2001, s. 139.
Meşhur Pamukçu Bengi Ekibi, Atatürk öncülüğünde organize edilen İstanbul’da düzenlenen I. Balkan festivaline (1935) ve II. Balkan festivaline (1936) davet edilmiştir (bu festivallere davet edilen az sayıda ilden biri Balıkesirdir.) ve söz konusu Pamukçu Bengi Ekibi söz konusu festivallere katılmıştır[10].
Hayrettin İvgin, 2001, s. 141.
1958 yılında Fransa’nın Nice şehrinde yapılan ve 21 ülkenin katıldığı folklor festivaline katılan meşhur Pamukçu Bengi Ekibi, 21 ülke arasında kendinden en çok söz ettiren ekip olmuş ve söz konusu Balıkesir oyunları, Avrupa folklor çevrelerinde tanınmıştır[11].
30.07.1958 tarihli Milliyet Gazetesi, s. 3; 18.08.1958 tarihli Milliyet Gazetesi, s. 4.
Bu başarı sonrasında o yıl Belçika’nın Brüksel şehrinde 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Dünya ekonomisini canlandırmak amacıyla düzenlenen ve o yıla kadarki dünyanın en büyük fuarı olan Expo-58 adlı fuara katılarak fuarda Türkiye standı önünde Türkiye’yi temsil etmişlerdir[12].
30.07.1958 tarihli Milliyet Gazetesi, s. 4.
Yine bu fuarda yapılan Türkiye gününde ve Türkiye gecesinde defalarca bu oyunları oynamışlardır.
Son dönemlerde Pamukçu oyunlarında geleneksellikten uzaklaşılarak yapılan çalışmalar ve deformasyona uğrayan oyunlarla karşılaşmaktayız. Sahneleme çalışmalarında özellikle Balıkesir ova erkek tavrında, adımlarında ve giysilerinde başka yörelere özenti olarak deformasyon ortaya çıkmıştır. Bu durum, Balıkesir ova figürlerini, oyunlarını ve giysilerini küçümsemek ve beğenmemek anlamına gelir.
c-) Dağ Oyunları:
Dursunbey ve Sındırgı ilçelerinin tamamı ile Bigadiç ve Kepsut’un dağlık kısmında “kaşıklı” oyunlara rastlanır. Oyunlar yöreye özgü tahta kaşıklar ile oynanır. Burası, Alaçam Dağları ile Ulus Dağları gibi yükseltilerin bulunduğu dağlık bir coğrafya olup oyunların oynandığı köyler ekseriyetle Yörük köyleridir. Balıkesir’in bu bölgelerinde görülen başlıca Yörük grupları Karakeçili, Yağcıbedir, Şehitli, Kubaş, Yüncü, Kebekli Avşarı Yörükleridir[13].
Bkz. Ayhan, 2011.
Ancak bu bölgede 1862-1864 yıllarındaki Yörük iskânından çok önce kurulan köyler de bulunmaktadır. Bu kesimdeki köylerde erkeklerin oynadığı kaşıklı zeybek oyunlarına Kayalcanın Taşları (ikili zeybek), Evleri Var Üst Başta (dörtlü zeybek), Dada Zeybeği, Sekme, Yörük Ali, Alçak Ceviz Dalları, Akpınar, Azime, Şerifem, Aşağı Yoldan, Koca Kuş, Akdağ Yaylası, Şakir Efe, Yandım Ayşe, Kızılçukur Karşılaması örnek olarak verilebilir. Bunun dışında Yılanı Yılanı, Cezayir, Köroğlu, Kocaceviz gibi zeybek formundan oldukça uzak Yörük oyunları bölgede oynanmaktadır. Yukarıda sayılan bölgelerde giyim tarzı da Balıkesir’in diğer bölgelerine göre oldukça farklıdır.
Kaşıklı oyunlar oynanırken giyilen kostüm takke veya fes, poşu, mintan (entere), paça don, kuşak, kolan, delme, çorap, püsküllü çorap bağı, çarık ve işlemeli mendilden oluşur[14].
Yener Altuntaş, Yüksel Şahin ve Mücella Kahveci, 2000, s. 17 vd.
Bu giyim tarzı Bigadiç, Dursunbey ve Kepsut’ta beyaz tonlarda; Sındırgı’da ise mavi tonlardadır. Kaşıklı oyunlarda, açık alanlarda davul ve zurna, kapalı alanlarda ince saz dediğimiz bağlama, keman, cümbüş, def, zilli maşa ve darbuka gibi çalgılar kullanılır[15].
Oğuz Kaplan, 13 Şubat 2015, s. 5.
Dursunbey Barana geleneği kapsamında oynanan yöresel oyunlar (Kayalcanın Taşları ve Sekme gibi), UNESCO somut olmayan kültürel miras kapsamına alınmıştır[16].
Bu konuda Bkz. Metin Ekici, Selami Fedakar, Pınar Dönmez Fedakar, Sıtkı Bahadır Tutu, Mustafa Gültekin, Neslihan Ertural, Betül Havva Yılmaz, Somut Olmayan Kültürel Miras Barana, İzmir: Egetan Yayınları, 2011.
d-) Kuzey İlçeleri:
Dominant kültür Manav kültürü olmasına rağmen, yabancı kültürlerin yoğun göçüne maruz kaldığından yerel kültür dominantlığını kaybetmiştir. Yörede yapılan çalışmalarda hala bazı izler bulunabilmektedir. Gönen Karşılaması, Beşli Karşılama, Bandırma Karşılaması, Bandırma Dörtlemesi, Yandım Ayşe Zeybeği ve Harmandalı günümüze ulaşmış erkek oyunlarıdır.
–KAYNAKÇA–
[1] Oğuz Kaplan, Balıkesir Yöresi Halk Oyunları ve Çalgıları, Önce Körfez Gazetesi, 13 Şubat 2015, s. 5.
[2] İvrindi ve Savaştepe’nin güney kesimlerinde de ağır zeybek karakterli oyunlara rastlanır.
[3] T.C. Balıkesir Valiliği, Balıkesir Yöresel Halk Oyunları Şenliği, 2010.
[4] Oğuz Kaplan, 13 Şubat 2015, s. 5.
[5] Aydın Ayhan, Balıkesir’in Kimliği-1, Balıkesir Belediyesi Yayınları, 2011, s. 29-30.
[6] 166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri, (937/1530), Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın No: 27, 1995, s. 118-124 ve 188.
[7] Yener Altuntaş, Yüksel Şahin ve Mücella Kahveci, Balıkesir İli Halk Oyunları Kıyafetleri Teknik Çizimleri, Ankara: T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Yayın No: 2416, 2000, s. 17 vd.
[8] Balıkesir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Balıkesir Kültür ve Turizm Dergisi, Sayı: 3, Aralık 2014, s. 16.
[9] Hayrettin İvgin, Atatürk’ün Sevdiği Bir Halk Oyunu: Balıkesir Pamukçu Bengisi, I. Uluslararası Atatürk ve Türk Halk Kültürü Sempozyumu Bildirileri (6-7 Ekim 2000), Ankara: T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Yayın No: 2653, 2001, s. 139.
[10] Hayrettin İvgin, 2001, s. 141.
[11] 30.07.1958 tarihli Milliyet Gazetesi, s. 3; 18.08.1958 tarihli Milliyet Gazetesi, s. 4.
[12] 30.07.1958 tarihli Milliyet Gazetesi, s. 4.
[13] Bkz. Ayhan, 2011.
[14] Yener Altuntaş, Yüksel Şahin ve Mücella Kahveci, 2000, s. 17 vd.
[15] Oğuz Kaplan, 13 Şubat 2015, s. 5.
[16] Bu konuda Bkz. Metin Ekici, Selami Fedakar, Pınar Dönmez Fedakar, Sıtkı Bahadır Tutu, Mustafa Gültekin, Neslihan Ertural, Betül Havva Yılmaz, Somut Olmayan Kültürel Miras Barana, İzmir: Egetan Yayınları, 2011.